Dil öğrenmek bir uzun soluklu bir süreçtir. Hiç kimse bir dili tamamen öğrenemez. Her insanın anadilinde dahi bilmediği birçok şey vardır. Bir kitabı okurken veya bir şarkı dinlerken bile bilmediğimiz Türkçe kelimelere rastlamak oldukça yüksek bir ihtimaldir. Bir dili tüm ayrıntılarıyla öğrenmek için o dili hayatınızın odak noktası yapmalısınız. Bu yüzden İngilizceye nasıl çalışılır başlıklı yazımızı bu dilde belli bir seviyeye gelmek isteyenler için kaleme aldık.
1. Planlı Çalışın
Hayatınızı planlarınız yönetsin. İngilizceyi hayatınızın içine almak istiyorsanız bunu bir plan dahilinde yapmanız gerekiyor. Yapacağınız planları kısa, orta ve uzun vadeli olarak ayırın. Uzun vadeli olarak, 2 yıl içinde C1 seviyesini hedefleyebilirsin. Orta vadede 3 ay içinde A2’yi hedefleyebilirsin. Tabii bunları böyle kur şeklinde ayarlamayıp daha detaylı bir planlama da yapabilirsiniz. Kısa vadeli planlarınızı da ilk başlarda oldukça basit tutun. Alışma sürecinizde yüksek hedef koymak planı terk etmenize sebebiyet verecektir. Planlarınızı başkalarından aldığınız tavsiyelere göre değil kendinize göre belirleyin.
2. Kelime Ezberleyin
Çoğumuzun yaptığı ilk şey gramer denizine dalmak oluyor. Ancak kelime olmadan grameri kullanamayacağınızı da bilmelisiniz. Bu yüzden gramerden fazla kelimeye önem vermelisiniz. Biri “Ben senin yanındayım” demeyi öğrenmeden önce “ben senin yan” dese mi anlaşılır, yoksa “ben senin …” dese mi anlaşılır? Bu yüzden sürekli yeni kelimeler öğrenin.
3. Telafuzu Sorun Etmeyin
İngilizce yazıldığı gibi okunmuyor. Telafuzu da Türkçeye yakın bir dil değil. Biz daha çok telafuz konusunda rahatızdır. Kelimeleri istediğimiz gibi telafuz edebiliriz. Ancak İngilizce’de bu rahatlığı bozmak zaman alacaktır. Kelimeleri öğrenirken telafuzunu da doğru yapmaya çalışın. Ancak olmuyorsa zorlamayın. Zamanla benzer sesler içeren kelimeleri de ezberlemeye çalışa çalışa telafuzunuz da kendi yolunu bulacaktır.
4. Türkçe’den İngilizceye Çeviri Yapın
İngilizcede birçok şey bilip konuşamıyorsanız bunun sebebi sürekli İngilizceden Türkçeye çeviri yapmanızdır. İngilizceden Türkçeye çeviri yapmak birçok kelimeyi, kalıbı beyninizin pasif bölgesinde bırakacaktır. Bu yüzden hala İngilizceye nasıl çalışılır diyorsanız, öncelikle bu maddeyi halledin. Türkçeden İngilizceye çeviri yapmak zor olsa da etkili bir yöntemdir.
5. Kitap Okuyun
Kitapların gücünü asla küçümsemeyin. Zira, bu yolculukta en büyük yardımı belki de onlardan alacaksınız. Daha önce hiç İngilizce kitap okumadıysanız seviye seviye olan setlerden alın ve en düşük seviyeden başlayın. Bilmediğiniz kelimeleri not edin ve bir kitabı sadece bir defa okumayın. Okudukça yeni şeyler fark edeceksiniz.
6. Film İzleyin
Film izlemek telafuz ve kalıpların nerede kullanıldığı konusunda oldukça etkilidir. Ayrıca bu filmleri İngilizce altyazıyla izleyin. Seviyeniz bunun için yeterli değilse önce Türkçe altyazıyla daha sonra İngilizce altyazıyla izleyin. Diziyleogren.com’da seviyenize göre bir film veya dizi seçebilir ve bunlarda geçen kelimeleri buradan öğrenebilirsiniz.
7. Podcast dinleyin
Herkesin film izleyecek kadar vakti olmayabiliyor. Bunun için en güzel çözüm podcastler. Telefonunuza podcast indirin ve kulaklığı takıp dinlemeye başlayın. Otobüste veya kaldırımda yürürken rahatlıkla zamandan tasarruf edebilirsiniz. Podcastler için British Counsil’i tavsiye ediyorum. Uygulamadan ve siteden podcastlere erişebilirsiniz.
8. Şarkı Dinleyin
Bu başlığı yazarken biraz tereddütte kaldım. Çünkü şarkılar bire bir dili yansıtmıyor. Kafiye yapmak için sözleri gelişi güzel çırpanlar var. Türkçemizde bile binlerce anlamsız şarkı var. Buna rağmen basit ve anlaşılır şarkılar dinleyerek İngilizce gelişiminize katkıda bulunabilirsiniz. Buradaki önerim Adele’in şarkılarıdır.
9. Zaman Ayırın
Zaten ilk 8 maddeden az çok bir şeyler yaptıysanız belli bir zaman ayırmış olursunuz. Ancak bu da 1. maddedeki gibi planlı olsun. Tavsiyem günde en az 2 saati İngilizceye ayırmanızdır. Böylelikle 2 yılda kendinizi güzel bir noktada bulabileceksiniz.
İngilizceye çalışmanın bir diğer yolu “İngilizceye nasıl çalışır” diye sormayı bırakmaktır. Bunun gibi bin tane yazı okusanız dahi İngilizceye dair bir şey öğrenmiş olmayacaksınız. Bu yüzden bir yerden başlayın. Planlarınızı ilk başta basit tutun. Zamanla kendiliğinden yükselişe geçecektir zaten. Başarı şu ana kadar kimseye altın tepside sunulmadı sevgili okur. Emek vermeden bu dili öğrenmeyi düşünüyorsan, İngilizce önceliklerin arasında yok demektir. Önceliğin olmayan bir şeye hayatınızda yer vermeyin. Esen kalın.
İlk yorum yapan siz olun